Arı sütünün üretiminden elde edilme sürecine, içerdiği bileşenlerden tüketimine ve saklama koşullarına dek tüm merak ettikleriniz bu sayfada!
Bitki varlığının sürdürülebilirliğinde temel bir role sahip olan arılar, benzersiz yaşam döngüleri ile doğadaki canlılar için birbirinden güçlü çözümler sunuyor. Çiçek nektarlarından toplayarak ürettikleri balın yanı sıra bu mucizevi varlıklar, kolonilerinin devamlılığı için de çeşitli zengin besinler üretiyor. Arı sütü ise bunlar arasında şüphesiz en değerli doğal mahsullerden biri!
Peki, siz de “Arısütü nedir?” sorusunun yanıtını arayanlardan mısınız? Öyleyse tam olarak doğru yerdesiniz! Arı sütü üretiminin nasıl yapıldığından sunduğu faydalara, kullanım önerilerinden saklama koşullarına kadar birçok sorunun yanıtını bu sayfanın devamında bulabilirsiniz.
Arı sütü, arıların yavru beslenmesinde ve kraliçe arı yetiştirmede kullandıkları zengin içerikli bir salgıdan oluşuyor. Arılar yumurtlama yoluyla üredikleri için bu besin, bilinen sütten daha farklı bir üretim sürecinin sonucunda meydana geliyor. Bu noktada, “Arı sütü nasıl üretilir?” sorusunun da yanıtını da şu oluşturuyor: Bu ana besin kaynağı, aslında arıların yutak üstü bezleri aracılığıyla salgılanarak üretiliyor.
Arısütü, rengi süte benzemekle birlikte çok daha yoğun kıvamlı oluyor. Jel forma sahip olan bu besin, görünüm itibarıyla ise genellikle kremaya benziyor. Bu yapısından dolayı da dünyanın bazı bölgelerinde jöle adlandırmasıyla anılıyor. Örneğin; kraliçe arı morfolojisindeki rolünden dolayı arı sütü, dünyada yaygın olarak “kraliyet jeli” (royal jelly) adıyla biliniyor.
Arı sütü, üçte ikisi sudan oluşmasının yanı sıra içeriğinde doğal şeker, yüksek oranda protein, aminoasit, esansiyel yağlar ve birçok vitamin ile mineral barındırıyor. Ayrıca biotin, tiamin, niasin, riboflavin, piridoksin, inositol, folik asit ve pantotenik asit gibi vitamin türlerini de içeriyor. Kalsiyum, potasyum, sodyum, manganez, bakır, demir ve çinko ise arı sütünün içerisinde bulunan mineral türlerini oluşturuyor. Bu açıdan arı sütü, dünyanın en değerli bileşenlerini bir arada barındıran ender besinler arasında yer alıyor.
Arı sütü faydaları bakımından değerlendirildiğinde, aslında bu besinin koloni yaşamı için en temel yaşam kaynağı olduğu söylenebilir. Çünkü kovana yeni katılan yavru üyeler, yaşamlarının ilk üç gününde bu madde ile besleniyor. Arı sütü, kovandaki en önemli rolünü ise kraliçe arının yetiştirilmesinde oynuyor.
Kraliçe arıların oluşumu, larvaların bulunduğu petek gözlerinin arı sütü ile doldurulması sayesinde gerçekleşiyor. Kraliçe ile işçi arı larvaları esasında tamamen aynı iken, larvanın ilk üç günün ardından da arı sütü ile beslenmesi sayesinde kraliçe arı oluşuyor. Ayrıca bu tür, yaşamının devamında arı sütü ile beslenmeyi sürdürüyor. Bu sayede kraliçe arılar, üreme kabiliyetlerinin yanı sıra gerek boyut gerekse de yaşam süreleri bakımından, işçi arılara nazaran çok daha güçlü bir yapıya sahip oluyor.
Arı sütü, kovanlardan genellikle ilkbahar-yaz aylarında toplanıyor. Öncelikle kraliçe arı, arıcı tarafından kovandan güvenli yollarla alınıyor. Ardından kovana yumurta ve larva halinde farklı petekler bırakılıyor. Bunun üzerine işçi arılar, yeni kraliçelerinin gelişimi için bu petekleri arı sütü ile dolduruyor. İki ila üç gün süren bu işlem, aynı kovanda yaklaşık bir ay boyunca tekrarlanıyor. Ve doğal yollarla üretim yapıldığında bir kovandan yalnızca 20 ila 25 gram aralığında arı sütü elde edilebiliyor. Bu nedenle arı sütü fiyatı bakımından da dünyanın en değerli besinlerinden birini oluşturuyor.
Arı sütünün ileri bilimsel çalışmalar sonucu keşfedilen zengin içeriği, bu besinin insanlar tarafından tüketilmeye başlanmasında büyük rol oynuyor. Bu değerli besin, arılarda hücre gelişimi ve korunumundaki payından dolayı daha çok takviye olarak tercih ediliyor. Arı yaşamında önemli etkilere sahip olması ise onu benzersiz bir çözüm kılıyor. Ayrıca arı sütünün içerdiği bileşenler doğrultusunda cilde sağlayabileceği etkilerden dolayı bu değerli madde, son yıllarda kozmetik alanında da giderek büyük bir önem kazanıyor.
Söz konusu insan biyolojisi olduğunda, “Arı sütü neye iyi gelir?” sorusuna keskin yanıtlar vermek arı biyolojisine nazaran yanıltıcı olabilir. Ancak arı sütü, insan vücudunun ihtiyaç duyduğu organik bileşenleri bir arada barındırması açısından doğadaki en güçlü besinler arasında yer alıyor. Bu nedenle çeşitli araştırmalar arı sütü kullanımının, birçok organın işleyişinde de büyük katkıları olduğunu ortaya koyuyor.
Arı sütü yararları bakımından oldukça güçlü etkilere sahip olsa da, aynı özelliğinden dolayı günlük tüketimde belirli miktarın aşılmaması gerekiyor. Ayrıca alerjik reaksiyon veya yan etki ihtimaline karşı, arı ürünleri hassasiyeti ve kronik rahatsızlıkları olan kişilerin özellikle dikkat etmesi gerekiyor. Bununla birlikte hamileler, emziren anneler ve küçük çocuklarda kullanımı konusunda da bir uzman görüşünün alınması büyük önem taşıyor.
İçerdiği yoğun bileşenler, arı sütüne tatlı, ekşimsi ve keskin bir tat veriyor. Bu da arı sütünün gerek sade gerekse de çeşitli besinler veya bal vb. diğer arı ürünleri ile birlikte karışım olarak tüketimini lezzetli kılıyor. Arı sütü elde edilişi bakımından oldukça değerli bir ürün olduğundan, korunması için üretim ve saklama koşulları büyük önem taşıyor. Bununla birlikte, ürünün miktarını arttırmak amacıyla arı sütünü farklı maddelerle birleştirme yoluna da gidilebiliyor. Bu nedenle açık ürünlerden ziyade test edilmiş ambalajlı ürünlerin alınması, doğallık konusunda daha güvenli bir tüketim sağlayabiliyor.
Hassas formülünden dolayı saf arı sütünün içerdiği etken maddeler, oda sıcaklığında büyük oranda bozunuma uğrayabiliyor. Bu nedenle arı sütünün, elde edildiği anda soğuk dolaplarda korunması veya diğer arı ürünleri ile karışım halinde saklanması öneriliyor. Ayrıca arı sütünün soğukta kurutulması gibi yöntemlerle, ürün özelliklerinin oda sıcaklığında dahi korunması sağlanabiliyor. Kurutulmadan saklanması için ise küçük ambalajlara konulmuş bir şekilde derin dondurucuda saklanması ideal bir çözüm oluyor.
Özetle “Arı sütü nasıl saklanır?” sorusu;
- Küçük ambalajlarla soğutucuda saklanarak, haftalık tüketilecek kadarını çıkarmak veya
- Kurutulmuş halde saklamak şeklinde yanıtlanabilir.
Peki, arı sütünün bozulduğunu nasıl anlarız? Arı sütü, eksi 18-24 derecelik soğuk depolarda 18 ila 24 aya kadar bozulmadan korunabiliyor. Ancak söz konusu katkısız arı sütü olduğunda bu süre, buzdolabında (4-6 derece sıcaklıkta) daha da azalabiliyor. Arı sütünün ambalaj üzerinde belirtilen koşullarda saklanmaması, hassas formülünün çok daha erken bozulmasına yol açabiliyor.
Bu mucizevi karışıma değinmeden önce, apiterapi kavramından kısaca bahsetmek faydalı olacak. Apiterapi, çeşitli arı mahsulleri (propolis arı sütü polen vb.) ile yapılan koruyucu tedavi yöntemlerini ifade ediyor. Bu doğal kürün en yaygın bileşenlerini ise arı sütü bal polen ve propolis oluşturuyor. Her biri birbirinden zengin içeriklere sahip olan bu arı ürünleri, bir araya geldiğinde hem lezzetli hem de oldukça güçlü bir formül oluşturuyor.
Balparmak Apitera serisi, size günlük besin ve enerji ihtiyacınız için birbirinden lezzetli seçenekler sunuyor! Değerli arı ürünlerinin karışımından oluşan Balparmak Apitera+ Mix (Arı sütü-Bal-Polen-Propolis) 210 g Balparmak Apitera Mix Portakallı 210 g (Arı sütü- Bal-Polen-Propolis) vücudun ihtiyaç duyduğu desteğin sağlanmasına yardımcı oluyor. Serinin yeni ürünü Balparmak Apitera Mix Portakallı 210 g (Arı sütü-Bal-Polen Propolis) ise doğal portakal aroması ile meyveli lezzet tutkunları için eşsiz bir alternatif oluyor.
Dört yaş ve üzeri çocukların arısütü tüketmesinin bilinen herhangi bir sakıncası bulunmuyor. Ancak yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da arı sütü içeren ürünlerin tüketiminde, ambalajlı ürün üzerindeki günlük önerilen miktara uyulmasına özen gösterilmesi gerekiyor.
Arısütü, özellikle çocuklarda diğer arı ürünleri ile birlikte karışım olarak tüketilebilir. Arı sütünün kendine has lezzeti ile bal ve diğer arı ürünlerinin yoğun tadı, çocukların günlük takviye edici gıda tüketimi için oldukça kolay ve keyifli bir alternatif sunuyor. Miniklere özel geliştirilen Balparmak Apitera+ Kids (Arısütü-Bal-Propolis) 210 g, çocuğunuz için tam da aradığınız besin kaynağı! Balparmak Apitera Kids Muzlu 220 g (Arı Sütü - Bal - Propolis) ise kurutulmuş muz ilaveli formülü ile çocukların severek tüketmesi için serinin en cazip seçeneklerinden birini oluşturuyor.